Çatışma nedir?

Çatışma (conflict) en genel anlamıyla, birbiriyle uyuşmaz olan iki güç (düşünce, duygu, dürtü vs.) arasındaki karşıtlık. Çatışma örneğin dürtüler (libidinal dürtülerle saldırganlık dürtüleri) arasında, yapılar (ego ile id arasında) arasında, iki nevrotik eğilim arasında ya da sağlıklı eğilimlerle hastalıklı eğilimler arasında vb. olabilir. Çatışmanın tanımı da türü de ilgili ekolün teorik çerçevesine bağlı olarak değişir.1

Çatışma, intrapsişik (conflict, intrapsychic): En az biri bilinçdışı olan çakışan güdülerin karşıtlığından doğan durum. Güdülerin kaynağı cinsel veya saldırgan istekler, kişinin ahlak hissini tatmin etme isteği, gerçekliğin gereklerine uyma isteği ve olumlu bir kendilik imgesini sürdürme isteği olabilir. Çatışmanın çözümlenmesi karşıt güdüleri hesaba katan uzlaşma oluşumu yoluyla gerçekleşir ki bu da semptom, karakter özelliği veya yüceltmeyi doğurur.2

Organizma, birbiri ile bağdaşmayan birden çok dürtü ya da dürtü nesnesi ile karşı karşıya kalınca, bir çatışma durumundan söz edilir. Ruhbilimciler değişik çatışma türleri tanımlamışlardır:3

Yanaşma-yanaşma çatışması (approach-approach conflict) iki ya da daha çok olumlu değerli amaç nesnesi yan yana bulunduğunda ve kişi bunlardan birini seçmek zorunda kaldığında ortaya çıkar. “İki cami arasında binamaz” halk deyiminde olduğu gibi.3

Uzaklaşma-uzaklaşma çatışması (avoidance-avoidance conflict) iki ya da daha çok olumsuz durum ya da nesne karşısında kalmaktır. “Yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakal” halk deyiminde olduğu gibi.3

Yanaşma-uzaklaşma çatışması (approach-avoidance conflict) bir ama ç nesnesinin hem olumlu hem olumsuz yönleri bulunursa böyle bir çatışma durumu ortaya çıkabilir. Örneğin, iki sevgilinin birlikte bulununca birbiri ile hep kavga etmesi, uzakta durunca birbirini özlemesinde olduğu gibi. Ruh hekimliğinde iki-değerlilik (ambivalence) denilen duygusal durumda böyle bir çatışma söz konusudur.3

Çatışma bir engellenme durumudur ve gerginliğin artmasına yol açar. Çatışmalar da engellenmeler gibi kaçınılmaz yaşam olaylarıdır ve sık karşılaşılan durumlardır.3

Genellikle ruhsal bunalım ve bozukluklara yol açan çatışmaların çoğu bilinçdışı ve ruhsal aygıtın içinde olan bir süreçtir. Bu tür çatışmayı psikanalitik terimlerle açıklamak uygun olur: Psikanalitik anlamda çatışma, ruhsal aygıtın üç yapısal öğesi [id, ego, süperego] arasında bir bağdaşmazlığın, uyuşmazlığın ürünüdür. Yani benlik ile altbenlik veya benlik ile üstbenlik bir çatışma durumunda olabilir. Örneğin altbenliğin dürtüsel yönden ağır basması ve doyum istemesine karşın, benliğin bunun çevresel gerçekler nedeniyle ya da üstbenliğin yasakları yüzünden engellemesi bir iç çatışma durumudur. Benliğin izin verdiği bir davranışı üstbenliğin ağır biçimde suçlaması benlik ile üstbenlik arasında bir çatışmayı gösterir. Bireyin kendi içinde hiçbir çatışma olmaksızın, doğrudan doğruya benlik ile çevre arasında bir çatışmanın olabileceği de düşünülmelidir. Ancak bu tür çatışmanın ruhsal bunalıma yol açıp açmayacağı tartışmalıdır. Psikanaliz kuramı, gerçek bunaltıyı [anksiyeteyi] ve bozukluğu doğuran iç çatışmanın bilinçdışı nitelikte olduğunu öne sürer.3

Psikanalitik kurama göre ruhsal bozuklukların birçoğunda genellikle çocukluk çağından kalma iç çatışmalar söz konusudur. Uygun yer ve yaşam döneminde bu çatışmalar canlanarak ağır ruhsal bunaltıya neden olabilir.3


Kaynaklar

1Psikoloji Sözlüğü

2Temel Psikanaliz Sözlüğü

3Ruh Sağlığı ve Bozuklukları


Tarih:

Kategori:

Yazar:

Etiketler:

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir