Pek çok kavram gibi, savunma mekanizmasını da -psikoterapi jargonundaki haliyle- Sigmund Freud’a borçluyuz. Bugün çok sayıda savunma mekanizması tanımlanmaktadır ancak, bunların hepsini Sigmund Freud tanımlamamıştır.
Psikanalitik Gelişim Teorileri Rehberi kitabında, Sigmund Freud’un tanımladığı 9 savunma mekanizması ele alınmıştır. Ben de bu yazıda onları listelemek isitiyorum.
1) Bastırma
Ana kaynak: Savunmanın Nöro-Psikozları’dır (1894).
Benlik, kabul edilemez düşünce ve duyguları bilinçten uzak tutar ve bunlara eşlik eden kaygıyı yatıştırmak üzere bastırma mekanizmasına başvurur. Freud’un orijinal yopografik zihin modelinde, bastırma dediğimiz bariyer önbilinci bilinçdışından ayırır.
Klinik bir örnek
Çocukken sürekli aile içi şiddete şahit olmuş ve o zamanlar müthiş derecede kaygıya kapılmış bir yetişkin kendini büyüdükten sonra da kaygılı hissediyordu. Mevcut kaygısını uyandıran şey o günlere dair bastırmış olduğu anılardı. Kaygısı ise, istismarcı olarak algıladığı babasına yönelik nefretiyle ilişkiliydi. Bu nefret dolu hisler, babasının gözdesi olma arzusuyla ve ona duyduğu libidinal arzuyla çatışıyor ve onu intrapsişik bir sıkışma haline sürüklüyordu. Benlik, bastırma savunmasını hem libidinal hem de saldırgan hislerine yönlendiriyordu. Bu hisler, benliğin bastırmaya çalışıp da bastıramadığı hislerdi.
2) Kendi aleyhine dönme
Ana kaynak: İçgüdüler ve Yazgıları’dır (1915).
Bu, benliğin başvurduğu ilk savunmalardan biridir. İçgüdü süreçlerini etkiler. Başkalarına yönelen, kabul edilemez dürtüleri kendi üzerine almakla olur. Çocukların dış dünyadan gelebilecek intikamı ve bu yüzden kaygıya kapıldıkları bu savunma genellikle fanteziden kaynaklı kaygıyla birleşir ve benliğin içgüdüsel itkileri kendine yöneltmesine yol açar.
Klinik bir örnek
Ebeveyni tarafından istismar edilen bir çocuk kendini kötü addediyordu. Böyle düşünmesinin sebebi şuydu: Eğer ona böyle bir şey yapıyorlarsa, kötülük yapmış olmalıydı, başka türlü olsa istismara uğramazdı. Çocuk, ebeveynini, ihtiyaç duyduğu sevgiyi ve ruhsal gıdayı vermediği için nefret edilesi görüyordu. Aynı zamanda bu nefret dolu hislerinin, libidinal dürtülerinin de aktığı nesneyi yok etmesinden korkuyordu. Bu hislerin yarattığı kaygıyla baş etmek ve nesneyi korumak için de bu hisleri kendine yöneltiyor, nefretinin ebeveynini böyle davranmaya ittiğine inanıyordu.
3) Tersine çevirme
Ana kaynak: ağı İçgüdüler ve Yazgıları’dır (1915)
Bu savunma, benliğin dış tehditlerle baş etme çabasıyla ilgilidir. Benlik, dünya üzerindeki koşulları değiştirmek üzere duruma faal bir şekilde müdahale eder. Benlik, kendi varlığını korumak için hislerini, tavırlarını, özelliklerini tersine çevirir. Benliğin başvurduğu ilk savunmalardan biridir.
Klinik bir örnek
Yukarıda bahsettiğimiz vakanın bir değişiği bu savunma mekanizmasının kullanılmasıyla ilgilidir. İstismara uğradığı için ebeveyninden nefret eden çocuk, kendi nefret duygusuna tahammül edemez ve bunu ebeveynine karşı sevgi hislerine dönüştürür. Saldırgan dürtülerini libidinal hislere çevirir.
4) Yansıtma
Ana kaynak: Kıskançlık, Paranoya ve Eşcinsellikte Bazı Nevrotik Mekanizmalar (1922)
Bu savunma, gelişimin erken evrelerindeki çocuklar arasında yaygın görülen bir mekanizmadır ve ilkel bir savunma olarak addedilir. Alt-benlik dürtülerinden gelen kabul edilemez düşünce ve duyguları başkalarına isnat etmekle ilgilidir. Benlik ve dış dünya arasında ayırım yapma kapasitesi gerektirir. Bu mekanizma, tehlikeli içgüdülerle ilintili düşünceler ve benlik arasındaki ilişkiyi keser.
Klinik bir örnek
Çocuk, kendisini yerinden etmiş ve bakımverenlerin ilgisinden mahrum bırakmış küçük kardeşine duyduğu öfkeyle ilgili muazzam bir kaygı hisseder. Ebeveynlerinin bu hisleri onaylamayacağını bildiği için, sürekli olarak birbirlerini yemelerinden kardeşinin sorumlu olduğunu iddia eder; zira kardeşi ondan nefret etmektedir. Çocuk burada kendi öfkesini bastırmakta ve kardeşine atfetmektedir.
5) İçe alım, içe atım ve özdeşim
Ana kaynak: Kıskançlık, Paranoya ve Eşcinsellikte Bazı Nevrotik Mekanizmalar (1922)
Üst-benliğin gelişimi bu savunma mekanizmasının kullanımıyla gerçekleşir. Bu savunma, çocuğun onaylayan ve geri çeviren nesnenin çeşitli yönlerinin içselleştirilmesini içerir. Onay, libidinal enerjilerle; geri çevrilme ise saldırgan enerjilerle ilintilidir. Çocuk, onaylayan ve ya da geri çeviren nesnenin dış dünyada değil de kendi içinde olduğunu hissettiğinde kaygı baş gösterir: çünkü bütün o standartlar ve beklentiler artık çocuğun iç dünyasının parçasıdır. Çocuk, anne-babanın değerlerini içeri almıştır.
Klinik bir örnek
Ebeveynlerinden birini kaybeden kişi, geçmişte yaptığı ve ebeveynin onaylamadığı hareketlerinden ötürü suçluluk hisseder. Bu suçluluk hissinin yarattığı kaygıyla “yetişkince davranmaya” çalışarak başa çıkar; ölen ebeveynin karakterini kuşanır ve ebeveyn ondan davranmasını istediğini düşündüğü şekilde davranır.
6) Gerileme
Ana kaynak: Ketlemeler, Semptomlar ve Kaygı (1926)
Benlik tarafından başvurulan erken dönem savunma mekanizmalarından biri de budur. Bu savunmanın asıl özelliği, şimdiki zamanın kaygılarından kaçınmak için daha erken bir libidinal evreye dönmektir. Saplantı nevrozu olan hastalar bu savunma yöntemine başvururlar.
Klinik bir örnek
Fallik/ödipal evreye geçen bir oğlan çocuğu babasına duyduğu saldırgan hislerle mücadele etmektedir ve aynı zamanda annesine duyduğu libidinal hisler de kendisini kaygılandırmaktadır. Bu dürtülerin uyandırdığı tölere edilemez kaygı karşısında, çocuk oral evreye geriler. Çünkü kendisini mükemmelen besleyebilmesine rağmen, beslenmeyi tercih etmektedir. Yapışık ve aşırı bağımlı ilişkiler kurar; tıpkı bebek gibi konuşur ve davranır.
7) Karşıt tepki oluşumu
Ana kaynak: Ketlemeler, Semptomlar ve Kaygı (1926)
Bu savunma, benliği bastırılmış dürtülerin geri dönüşüne karşı güvenceye alır. Bir dürtünün sınırları aşıp bilince sızmasını önlemek için, benlik, bilinçte bulunan istenmeyen bir dürtüyü tam tersi yöndeki dürtüyle değiştirerek içgüdünün tersine çevirme kapasitesinden yararlanır. Bildiğimiz tersine çevirme mekanizmasından farklıdır; çünkü dürtüyü tersine döndürmekle kalmaz aynı zamanda kişi bunun gerçekte hissettiği şeyin aksi olduğu konusunda epey ısrarcı davranır.
Klinik bir örnek
Tuvalet eğitiminin ortasındaki bir çocuk kakasıyla oynama dürtüsüyle karşı karşıya kalır. Böyle bir oyunun kabul edilemez olduğunu bildiğinden ötürü, dürtünün yarattığı kaygıyla baş etmek için bezlerinin sürekli değiştirilmesi konusunda ısrarcı davranır; o kadar ki, yalnızca kakasını yapınca değil, bez biraz kirlenince bile değiştirilmesini ister. Ne kadar temiz olduğuyla sürekli gururlanır ve tuvalet eğitimi gördüğü için de şikayet edip durur.
8) Yalıtma
Ana kaynak: Ketlemeler, Semptomlar ve Kaygı (1926)
Bu savunma, belli bir içerikle ilişkili hisleri bastırma yoluyla kabul edilemez dürtüleri yalıtma sürecidir. Bu süreçle birlikte, içgüdüsel itkiler bağlamlarından ayrıştırılır ve bilinçte muhafaza edilir. Kişi, fikirlerini duygulanımlarından ayırır böylelikle çağrışımları anlamsız ve dolayısıyla daha az yüklü görünür. Ayrıca bu savunma, bilhassa saplantı nevrozuyla ilişkilidir.
Klinik bir örnek
Bakımverenlerine, kendisine adaletsiz davrandıkları için öfke duyan bir çocuk sakince kedisine eziyet etmeye başlar ve bu esnada zavallı kedinin ne kadar rahatsız olduğunu göz ardı eder. Zalimliği, ebeveynlerine duyduğu öfkenin ayrıştırılıp yerinden edildiğinin temsilidir.
9) Olmamış kılma
Ana kaynak: Ketlemeler, Semptomlar ve Kaygı (1926)
Bu savunma, kabul edilemez düşüncelerin veya duyguların etkilerini silmekle ilgilidir. Kişi, altta yatan dürtünün etkilerini kökünden kazıyacak davranışlarda bulunur. Ritüelvari davranışlar sergileyip duran hastalar, bastırılmış ve kabul edilemez isteklerinin yarattığı suçluluk duygusundan ötürü sessizce “kefaret ödüyor” olabilirler.
Klinik bir örnek
Ödipal evrenin ortasında bir kız, bütün bebeklerini toplayıp yatağının yanındaki rafa dizme alışkanlığı geliştirmiştir. Düzenin böyle olması konusunda ısrarcıdır ve bebeklerinin sürekli aynı düzende durması için her gece aynı şeyi baştan yapar. Kız, bebekleriyle oynarken hissettiği saldırganlığa (onlara kötü davranmakta ve onları cezalandırmaktadır) karşı savunma geliştirmektedir. Ama bilinçdışında asıl öfkesi annesinedir; onu babasının ilgisini çeken rakip olarak algılamaktadır.
Burada paylaşılan savunmalar dışındaki savunmalar için Savunma mekanizması nedir? başlıklı yazıya bakabilirsiniz.
Bir cevap yazın